Ana içeriğe atla

Devlet Memurluğuna Atama / Askerlik Engeli


                        T.C 
ORDU İDARE MAHKEMESİ 
            2007/1082 Esas
            2008/378 Karar 

DAVACI                      : ..................

DAVALILAR                 : 1- GİRESUN VALİLİĞİ / GİRESUN
                                  2- SAĞLIK BAKANLIĞI / ANKARA

DAVANIN ÖZETİ         : KPSS-2007/4 yerleştirme sonuçları ile Giresun İli, Espiye İlçesi, 1 Nolu Acil Sağlık Hizmetleri İstasyonuna sağlık memuru (acil tıp teknisyeni) olarak yerleştirilen davacının, halen askerlik görevini yapmakta olduğundan mevzuatta öngörülen askerlikle ilgili atanma şartlarını taşımadığından bahisle atamasının yapılmamasına ilişkin işlemin, hukuka aykırı olduğu, askerlik hizmetinin mecburi nitelikte bir kamu görevi olduğu, bu sebeple atamasının yapılmamasının hukuk devleti anlayışıyla bağdaşmayacağı öne sürülerek iptali istenilmektedir.

SAVUNMANIN ÖZETİ : Davacının 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 48/A-6. maddesinde belirtilen askerlikle ilgili atanma şartlarını taşımadığı ileri sürülerek davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.

TÜRK  MİLLETİ  ADINA

Karar veren Ordu İdare Mahkemesi'nce işin gereği görüşüldü:

Dava; KPSS-2007/4 yerleştirme sonuçları ile Giresun İli, Espiye İlçesi, 1 Nolu Acil Sağlık Hizmetleri İstasyonuna sağlık memuru (acil tıp teknisyeni) olarak yerleştirilen davacının, halen askerlik görevini yapmakta olduğundan mevzuatta öngörülen askerlikle ilgili atanma şartlarını taşımadığından bahisle atamasının yapılmamasına ilişkin işlemin iptali istemiyle açılmıştır.

657 sayılı Devlet Memurları Kanununun devlet memurluğuna alınmanın genel ve özel şartlarının düzenlendiği 48. maddesinin A fıkrasının askerlikle ilgili şartları düzenleyen 6. bendinde, memurluğa alınacak kişilerin askerlikle ilgisinin bulunmaması gerektiği hükmüne yer verilmiştir.

Anayasanın 72. maddesinde ise, "Vatan hizmeti, her Türkün hakkı ve ödevidir. Bu hizmetin Silahlı Kuvvetlerde veya kamu kesiminde ne şekilde yerine getirileceği veya getirilmiş sayılacağı kanunla düzenlenir." hükmü yer almaktadır.

Öte yandan 1111 sayılı Askerlik Kanununun 1. maddesinde, Türk vatandaşı olan her erkeğin askerlik hizmetini yapmaya mecbur olduğu hüküm altına alınmıştır.

Dosyanın incelenmesinden, KPSS-2007/4 yerleştirme sonuçları ile Giresun İli, Espiye İlçesi, 1 Nolu Acil Sağlık Hizmetleri İstasyonuna sağlık memuru (acil tıp teknisyeni) olarak yerleştirilen davacının, 03.07.2007 tarihli dilekçe ile davalı Sağlık Bakanlığına başvurarak halen askerde olması nedeniyle atamasının terhis tarihinden sonraya ertelenmesini talep ettiği, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 48/A-6. maddesinde belirtilen askerlikle ilgili atanma şartlarını taşımadığından bahisle talebinin reddi üzerine de görülmekte olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

Olayda, zorunlu bir Devlet hizmetinin ifası nedeniyle yerleştirildiği kurumda göreve başlayamayan ve görevine başlamasının terhis tarihinden sonraya bırakılmasını askerlik görevini yaptığına ilişkin belgeyi de eklemek suretiyle davalı idareden talep eden davacının, girmiş olduğu kamu personeli seçme sınavı sonrasında ne zaman atanacağı belli olmamakla,  ertelenemeyecek nitelikteki askerlik hizmetini ifa etmesi nedeniyle  aleyhine sonuç doğuracak şekilde davalı idarece işlem tesis edilmesi hakkaniyet ilkesine aykırı düşeceğinden, davacının kazandığı sınavın saklı tutulması ve askerlik görevinin bitiminde yerleştirildiği kurumda göreve başlatılması gerekirken aksi yönde  tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Açıklanan nedenlerle, dava konusu işlemin iptaline, aşağıda ayrıntısı gösterilen 71,50 YTL  yargılama gideri ile A.A.Ü.T. uyarınca belirlenen 350,00.-YTL avukatlık ücretinin davalı idarelerden alınarak davacıya verilmesine, artan posta ücretinin isteği halinde davacıya iadesine, kararın tebliğinden itibaren 30 gün içerisinde Danıştay'a temyiz yolu açık olmak üzere 25/03/2008 tarihinde oybirliğiyle  karar verildi.





Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İşçi Alacaklarının İcrası- Net/Brüt Ayrımı

                  İş davaları neticesinde hükmedilen işçilik alacakları brüt yahut net olarak hesap edilmektedir.  Bu hususta hukuken bir sınırlandırma söz konusu olmayıp, davacının talebi ile mahkeme net ya da brüt olarak alacağa hükmeder.  Ancak, mahkemenin vermiş olduğu kararın icrasında bir sınırlama getirilmiştir. İşçi alacaklarına ilişkin hüküm (net - brüt) hangi şekilde verilmiş olursa olsun net üzerinden icraya konulmaktadır. Mahkeme hükmü terditli olarak tesis edilmediğinden alacağın brütten nete çevrilerek icra takibine girişilmesi önem taşır.  Aksi halde borçlu vekilince icra mahkemesine açılan şikayet davasında takibin iptali/düzeltilmesi söz konusu olacaktır. Bu dava tahsili geciktirdiği gibi; yargılama gideri ve vekalet ücreti gibi ekstra giderlerin yapılmasına neden olacaktır.                         T.C.     ...

Avukatın müvekkili hakkında icra takibi yapması usulü

Avukatın müvekkilinden tahsil edemediği vekalet ücretini icra yoluyla tahsil etmesinden evvel, bu hususta Baro'ya bildirim yapılması zaruridir.  Aksi halde disiplin suçu işlenmiş kabul edilmekle, avukat  hakkında disiplin cezasına hükmolunur.  TBB DİSİPLİN KURULU KARARI Tarih – Esas No – Karar No Konu T. 24.04.2016 E. 2016/146 K. 2016/318 Türkiye Barolar Birliği Meslek Kurallarının 47. maddesi hükmünün Baro’ya bildirim zorunluluğu kısmı açık olduğundan, bir avukat ücret alacağı konusunda dava açma yolunu tercih edebileceği gibi, elindeki ücret sözleşmesi ile ilamsız takip yapma yolunu da tercih edebileceğinden, icra takibine başlamadan önce de bu kural gereği bildirim yapılması gerektiği kanaatine ulaşılmıştır. (Yas 34,134. TBB Mes. Kur 47) İtirazın süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: Şikâyetli avukat hakkında … Barosu Yönetim Kurulu’nun 29.04.2015 günlü ve 68 sayılı ka...

SİTE VE APARTMAN KURUL TOPLANTISI HAKKINDA SIKÇA SORULAN SORULAR

                      Ofisimiz Kat Malikleri Kurulu toplantısına müvekkilleri adına katılmakla birlikte, alınan kararlara itiraz edilmesi ve iptal davaları açılması konusunda tecrübeye sahiptir.  www.metishukuk.com.tr sitesinden konusunda uzman avukatlarımızla iletişime geçebilirsiniz.                    SİTE VE APARTMAN KURULU TOPLANTISI                                        ( KAT MALİKLERİ KURUL TOPLANTISI)                          Kat Malikleri Kurulu kavramının neyi ifade ettiğini açıklamak gerekirse; Kat Mülkiyeti Kanunu’nun 27.maddesinde düzenlenen ve anagayrimenkulün genel kurul organı olarak da ifade edilen kat malikleri kurulu, tüm kat maliklerinin yer aldığı ve ana taşınmazı...