Ana içeriğe atla

HEBERPROT DAVALARINA İLİŞKİN YEREL MAHKEME VE ONAMA KARARI

https://www.blogger.com/blogger.g?tab=mj&blogID=155861488632914564#editor/target=post;postID=6907047413556304638;onPublishedMenu=allposts;onClosedMenu=allposts;postNum=3;src=postname
        Heberprot P-75 Mg Enjeksiyon ilacına ilişkin hastalar ile SGK arasındaki geri ödeme problemleri yargıya taşınmış olup, işbu yargılamalar neticesinde hastaların mağduriyetlerinin giderilmesi yönünde kararlar tesis edilmiştir. Söz konusu yerel mahkeme kararlarını Bölge Mahkemeleri de incelemiş olmakla, Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Daireleri de; SGK'nın mesnetsiz istinaf taleplerini reddetmiş ve  yerel mahkeme kararlarının onanması yönünde kararlar tesis etmiştir.

Diyabetik hastalıklarla yaşam mücadelesi veren hastaların bir de SGK ile ilaç ödemesi tahsilatında problemler yaşamasını Türk Yargısı kabul edilebilir bulmamıştır. Bu anlamda Mahkemeler kararları ile  SGK'yı faiz, tazminat ve yargılama giderini ödemeye mahkum etmiştir.

Aşağıda emsal yargı kararları sunulmaktadır.
                                                                                                                    Saygılarımızla
                                                                                                       Av. Mükerrem Sedef KILIÇ 
_________________________________________________________________________________


                                                                                                                               TÜRK MİLLETİ ADINA
                                                                                                                                

T.C.
ANKARA

DAVACI                : T.................................................................. Çankaya/ANKARA
VEKİLİ                 : Av. M.Sedef KILIÇ  Tunus Cad 87/10  Kavaklıdere Çankaya/ANKARA

DAVALI                : SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI ......... Merkez/ANKARA
VEKİLİ                 : Av. ...........................................
DAVA TARİHİ       : 20/10/2016
YAZIM TARİHİ      : 13/11/2017
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 
 Heberprot- P 75 Mg Enjeksiyon için LiyoflizeToz içeren Flakon adlı ilacı Sağlık Uygulama Tebliğinin 4.3.8.maddesi uyarınca ,  yürürlükte olan fiyat tarifesi üzerinden talep edildiğini, davalı SGK nın faturaların ödemesini fatura tanzim tarihinde ilaç tarifesine göre değil ödeme tarihindeki ilaç tarifesine göre gerçekleştirdiğini, davalı SGK nın fatura bedellerini hukuka aykırı şekilde eksik ödediğini....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; 
Dava konusu ile ilgili olarak davalı kurumca tesis edilen işlemde kanun ve mevzuat hükümlerine aykırılık arz eden husus bulunmadığını, davacının bedel iadesine konu ettiği ilacın ara ödeme kapsamında temin edildiği 21/01/2016 tarihinden fiyat düşüşü yaşanan 05/04/2016 tarihine kadar ilaç temin etmiş olan hak sahiplerine Sağlık Bakanlığınca ilaca verilen perakende satış fiyatı üzerinden SUT 4.3 2 ''Yurt Dışından İlaç Getirilmesi'' maddesinin 8.fıkrası gereğince ödemesi yapıldığını
......................... 
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Gerekçeye Göre;
1-Davanın KABULÜNE; 
........
İlişkin tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde ilgili Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin ve davalı vekilinin  yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 


İŞBU KARAR;
ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ  4. HUKUK DAİRESİ 'nin  kararı ile  ONANMIŞ'tır. Bölge Kararı kesin olmayıp Yargıtay Yolu açık olmak üzere karar tesis edilmiştir. Dosya şuan Yargıtay' a  tevdi edilmiştir. 





*Söz konusu sitede yer alan yazılar ve yargı içtihatları ile herhangi bir hukuki hizmet verilmemektedir. İşbu paylaşımlar bilgi aktarımı olup, yazı içeriklerinden tarafımın sorumlu tutulamayacağını bildiririm. Hukuki danışmanlık Avukatlık Kanunu gereği ücrete tabi olup, olaya ilişkin hukuki danışmanlık hizmeti talep edilmesi halinde sedefmetishukuk@gmail.com ya da www.metishukuk.com.tr adresinden iletişimde bulunulabilir. 



Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Avukatın müvekkili hakkında icra takibi yapması usulü

Avukatın müvekkilinden tahsil edemediği vekalet ücretini icra yoluyla tahsil etmesinden evvel, bu hususta Baro'ya bildirim yapılması zaruridir.  Aksi halde disiplin suçu işlenmiş kabul edilmekle, avukat  hakkında disiplin cezasına hükmolunur.  TBB DİSİPLİN KURULU KARARI Tarih – Esas No – Karar No Konu T. 24.04.2016 E. 2016/146 K. 2016/318 Türkiye Barolar Birliği Meslek Kurallarının 47. maddesi hükmünün Baro’ya bildirim zorunluluğu kısmı açık olduğundan, bir avukat ücret alacağı konusunda dava açma yolunu tercih edebileceği gibi, elindeki ücret sözleşmesi ile ilamsız takip yapma yolunu da tercih edebileceğinden, icra takibine başlamadan önce de bu kural gereği bildirim yapılması gerektiği kanaatine ulaşılmıştır. (Yas 34,134. TBB Mes. Kur 47) İtirazın süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: Şikâyetli avukat hakkında … Barosu Yönetim Kurulu’nun 29.04.2015 günlü ve 68 sayılı ka...

İşçi Alacaklarının İcrası- Net/Brüt Ayrımı

                  İş davaları neticesinde hükmedilen işçilik alacakları brüt yahut net olarak hesap edilmektedir.  Bu hususta hukuken bir sınırlandırma söz konusu olmayıp, davacının talebi ile mahkeme net ya da brüt olarak alacağa hükmeder.  Ancak, mahkemenin vermiş olduğu kararın icrasında bir sınırlama getirilmiştir. İşçi alacaklarına ilişkin hüküm (net - brüt) hangi şekilde verilmiş olursa olsun net üzerinden icraya konulmaktadır. Mahkeme hükmü terditli olarak tesis edilmediğinden alacağın brütten nete çevrilerek icra takibine girişilmesi önem taşır.  Aksi halde borçlu vekilince icra mahkemesine açılan şikayet davasında takibin iptali/düzeltilmesi söz konusu olacaktır. Bu dava tahsili geciktirdiği gibi; yargılama gideri ve vekalet ücreti gibi ekstra giderlerin yapılmasına neden olacaktır.                         T.C.     ...

KESİNLEŞMEDEN İCRAYA KONULAMAYACAK KARARLAR

KESİNLEŞMEDEN İCRAYA KONULAMAYACAK KARARLAR NELERDİR? Mahkeme ilamlarında yer alan kararların uygulanabilir hale getirilebilmesi için kararların icra edilmesi gerekmektedir. Bu husus; hem alacak hem de eda hükümleri için geçerlidir.  Asıl olan mahkeme ilamı ile birlikte kararların uygulanabilir hale gelmesidir. Mahkeme ilamı ile birlikte ilamda bahsi geçen hükümlerin icrası talep edilebilir.  Ancak bu asıl kuralın da istisnaları mevcut olup, icraya konulmadan evvel kararların icrasının yapılıp yapılamayacağı hususu değerlendirilmelidir.  Mahkeme ilamları; eğer henüz kesinleşmedi ise ilamda bahsi geçen hükmün ne olduğuna bakmak gerekir.  Kesinleşmeden icra edilemeyecek kararlar ( istisnalar):  HMK 'da bu kararlar aşağıdaki gibi sayılmıştır.  Kişiler hukuku, aile hukuku ve taşınmaz mal ile ilgili ayni haklara ilişkin kararlar kesinleşmedikçe yerine getirilemez. Kişiler hukuku deyiminden; kişisel haklar ve bu haklara bağlı diğer ...