Ana içeriğe atla


 

 

KİRA HUKUKU

Bu ve devamındaki  yazı dizimizde kira sözleşmesinin süresini, kira sözleşmesinin fesih koşullarını ve tahliyeyi anlatacağız. Anlatımlarda geçen kanun deyiminden 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu anlaşılmalıdır. 

Türk Borçlar Kanunu’nun 299. Maddesi ile kira sözleşmesi Kiraya verenin bir şeyin kullanılmasını veya kullanmayla birlikte ondan yararlanılmasını kiracıya bırakmayı, kiracının da buna karşılık kararlaştırılan kira bedelini ödemeyi üstlendiği sözleşmedir. Şeklinde tanımlanmıştır.

Kanunun 300. Maddesinde kira süresi; belirli ve belirsiz olarak iki şekilde tanımlanmıştır. Bununla birlikte Kanunun 327. Maddesi ile süre sonunda feshedilmeyen ve taraflarca açık bir anlaşma olmadan devam eden kira sözleşmelerinin BELİRSİZ süreli kira sözleşmesine dönüşeceği hüküm altına alınmıştır.

Belirli süreli kira sözleşmeleri taraflarca belirlenen süre sonunda feshedilirken, belirsiz süreli kira sözleşmeleri için fesih ihbarı elzemdir. Kanunun 329. Maddesine göre; Taraflardan her biri, bir taşınmaza veya taşınır bir yapıya ilişkin kira sözleşmesini yerel âdette belirlenen kira döneminin sonu için veya böyle bir âdetin bulunmaması durumunda, altı aylık kira döneminin sonu için, üç aylık fesih bildirim süresine uyarak feshedebilir.” fesih ihbar süresi 3 aylık olarak belirlenmiştir. 

Kanunda Konut ve Çatılı İşyerleri için yapılan kira sözleşmeleri ayrı bir başlık altındadır. Bu nedenle Konut ve çatılı işyerleri kiraları için belirlenen hükümler özel nitelikte kaldığından, bu kısımda yer almayan durumlar için genel maddelere atıf yapılmaktadır.

 Örneğin, konut ve çatılı işyerleri için DEPOZİTO diye adlandırılan GÜVENCE bölümü bu ayrım içerisinde yer almakla birlikte, kanunun 342. Maddesi ile sınırlandırılmıştır. Kanun hükmüne göre depozito bedeli 3 AYLIK kira bedelini aşamaz.

Kira bedelinin belirlenmesi de Kanunun 344. Maddesinde hüküm altına alınmıştır. Taraflar kira sözleşmesinin kurulması sırasında kira bedellerini özgür iradeleri belirlemekle birlikte, kira artış oranı da TÜFE oranını aşmamak kaydıyla istenilen şekilde yapılabilir. Eğer taraflar herhangi bir artış oranı belirlememişse kira bedeli, bir önceki kira yılının Tüketici Fiyat Endeksindeki 12 aylık ortalaması olarak belirlenebilir. Bu hususta anlaşmazlık çıkması halinde de Hakim'den artış oranının belirlenmesi talep edilebilir. 

Kira ödemesi, para borcu olduğundan götürülecek borç olarak sayılır. Yani kira bedeli için sözleşmede ayrıca bir zaman dilimi belirlenmemişse her ay muaccel olur ve kiracı herhangi bir ihtara gerek kalmaksızın bu bedeli kiraya verene teslim etmek – götürmek zorundadır. Banka hesabına havale ile yapılan kira ödemelerinde, havale ücreti kiracıya aittir ve havale ücreti kiraya verenden tahsil edilerek ödeme yapılırsa kiracı eksik ödeme yapmış olur. (Yargıtay 6. H. D., 01.12.2015 T., 2015/6655 E., 2015/10585 K.)

Eğer kirayaveren, kira sözleşmesinde ödeme yeri olarak banka hesap numarası belirtmişse; kiraya veren işbu hesabı, kiracıya bildirmeden ve yeni bir hesap vermeden kapatamaz, değiştiremez. 


                                                                                                                      Metis Hukuk Bürosu 

  Av. Sedef KILIÇ AKARSU 



Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İşçi Alacaklarının İcrası- Net/Brüt Ayrımı

                  İş davaları neticesinde hükmedilen işçilik alacakları brüt yahut net olarak hesap edilmektedir.  Bu hususta hukuken bir sınırlandırma söz konusu olmayıp, davacının talebi ile mahkeme net ya da brüt olarak alacağa hükmeder.  Ancak, mahkemenin vermiş olduğu kararın icrasında bir sınırlama getirilmiştir. İşçi alacaklarına ilişkin hüküm (net - brüt) hangi şekilde verilmiş olursa olsun net üzerinden icraya konulmaktadır. Mahkeme hükmü terditli olarak tesis edilmediğinden alacağın brütten nete çevrilerek icra takibine girişilmesi önem taşır.  Aksi halde borçlu vekilince icra mahkemesine açılan şikayet davasında takibin iptali/düzeltilmesi söz konusu olacaktır. Bu dava tahsili geciktirdiği gibi; yargılama gideri ve vekalet ücreti gibi ekstra giderlerin yapılmasına neden olacaktır.                         T.C.     ...

Avukatın müvekkili hakkında icra takibi yapması usulü

Avukatın müvekkilinden tahsil edemediği vekalet ücretini icra yoluyla tahsil etmesinden evvel, bu hususta Baro'ya bildirim yapılması zaruridir.  Aksi halde disiplin suçu işlenmiş kabul edilmekle, avukat  hakkında disiplin cezasına hükmolunur.  TBB DİSİPLİN KURULU KARARI Tarih – Esas No – Karar No Konu T. 24.04.2016 E. 2016/146 K. 2016/318 Türkiye Barolar Birliği Meslek Kurallarının 47. maddesi hükmünün Baro’ya bildirim zorunluluğu kısmı açık olduğundan, bir avukat ücret alacağı konusunda dava açma yolunu tercih edebileceği gibi, elindeki ücret sözleşmesi ile ilamsız takip yapma yolunu da tercih edebileceğinden, icra takibine başlamadan önce de bu kural gereği bildirim yapılması gerektiği kanaatine ulaşılmıştır. (Yas 34,134. TBB Mes. Kur 47) İtirazın süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: Şikâyetli avukat hakkında … Barosu Yönetim Kurulu’nun 29.04.2015 günlü ve 68 sayılı ka...

SİTE VE APARTMAN KURUL TOPLANTISI HAKKINDA SIKÇA SORULAN SORULAR

                      Ofisimiz Kat Malikleri Kurulu toplantısına müvekkilleri adına katılmakla birlikte, alınan kararlara itiraz edilmesi ve iptal davaları açılması konusunda tecrübeye sahiptir.  www.metishukuk.com.tr sitesinden konusunda uzman avukatlarımızla iletişime geçebilirsiniz.                    SİTE VE APARTMAN KURULU TOPLANTISI                                        ( KAT MALİKLERİ KURUL TOPLANTISI)                          Kat Malikleri Kurulu kavramının neyi ifade ettiğini açıklamak gerekirse; Kat Mülkiyeti Kanunu’nun 27.maddesinde düzenlenen ve anagayrimenkulün genel kurul organı olarak da ifade edilen kat malikleri kurulu, tüm kat maliklerinin yer aldığı ve ana taşınmazı...