İHALENİN FESHİ DAVALARI
İhalenin
feshi davasına
bakmaya yetkili mahkeme; şikayete
konu ihaleyi/ satışı yapan
icra dairesinin bulunduğu yer İcra Mahkemesidir. Ancak, ortaklığın giderilmesi davası var ise bu durumda ortaklığın giderilmesi kararını veren
Sulh Hukuk Mahkemesi görevli ve yetkilidir.
6183 sayılı amme alacaklarının tahsil usulü
hakkında kanuna göre yapılan taşınmaz
satışları yönünden taşınmazın bulunduğu yer
icra mahkemesi görevli ve yetkilidir.
İhalenin
feshi; icra mahkemesinden şikayet
yoluyla talep edilebilir.
Pazarlık yoluyla satışın iptali ise genel mahkemelerden istenebilir.
İhalenin feshi talebi bir dava olmadığından ilgililerin tümümün taraf olarak
gösterilmemiş olması
ihalenin feshi talebinin reddini gerektirmez. Mahkemece taraf gösterilmeyen
ilgililerin yargılamaya katılmaları sağlanarak kendilerine görüşlerini bildirme imkanı
verilmelidir.
(Yargıtay 12. H.D
16.10.2014 Tarih, 2014- 19621 Esas, 2014- 23935 Karar )
Borçlu veya alacaklı şikayet dilekçesinde, yurt dışında bir adres göstermişse, bu durum açıkça anılan
maddedeki “ yurt içinde
adres gösterme “
zorunluluğuna
aykırılık teşkil edecektir. (Yargıtay 12. H.D
15.01.2013 Tarih, 2012- 28433Esas, 2013-61 Karar)
“ Yurt içinde adres gösterme koşulunun, ihalenin feshini isteyen üçüncü kişiler hakkında
uygulanması gerektiği kabul edilmekte olup, takip dosyasında
yurt içinde bir adresi mevcut olan alacaklı ve
borçlu için anılan şart aranamamaktadır.
Ancak bu durum, takip dosyasında yurt içinde bir adresi mevcut olması ve
ihalenin feshi istemine ilişkin başvuru dilekçesinde
hiç adres gösterilmemesi
hali içindir. Borçlu
veya alacaklı şikayet dilekçesinde,
yurt dışında
bir adres göstermişse, bu durum açıkça anılan
maddedeki “ yurt içinde adres gösterme” zorunluluğuna aykırılık teşkil edecektir.
(Yargıtay 12. H.D
03.12.2013 Tarih, 2013- 31196 Esas,
2013- 38366 Karar )
İhalenin
feshi talebinde bulunmak için yasal hakkı olan kişileri
aşağıdaki şekilde sınıflandırabiliriz.
İhalenin feshini isteyebilecek
kişiler
MENKUL
1)
BORÇLU
2)
SATIŞ İSTEYEN
ALACAKLI
3)
PEY SÜRMEK SURATİYLE
İHALEYE KATILAN
GAYRİMENKUL
1)
BORÇLU
2)
ALACAKLI
3)
TAPU SİCİLİNDEKİ İLGİLİLER
4)
PEY SÜRMEK SURATİYLE
İHALEYE KATILAN
“İstihkak iddiasında
bulunan şikayetçi İİK’nın 134/2 . maddesinde belirtilen kişilerden değildir. Dolayısıyla
ihalenin feshini isteme hakkı bulunmamaktadır.”
Yargıtay 12. H.D 22.10.2013
Tarih, 2013- 23447 Esas, 2013- 32896
Karar
“Taşınmaz kaydına
haciz uygulatan alacaklının tapu sicilindeki ilgili sıfatı ile
ihalenin feshi davası açma hakkı vardır.”
Yargıtay 12. H.D 22.10.2013
Tarih, 2013- 23318 Esas, 2013- 32874
Karar
“Şikayetçinin
takibe konu kredi sözleşmesinde kefaletinin olması kendisine ihalenin
feshini talep hakkı vermez.”
Yargıtay 12. H.D 04.07.2013
Tarih, 2013- 18990 Esas, 2013- 25333
Karar
“ Müflis ihalenin feshini isteyebilir. “
Yargıtay 12. H.D 08.04.2013
Tarih, 2013- 5393 Esas, 2013- 13279
Karar
“Tasarrufun iptali ilamında davalı olan 3. Kişi taşınmazın
maliki olduğundan ‘tapudaki
ilgili’ sıfatı ile ihalenin feshini istemeye hakkı vardır.
Yargıtay 12. H.D 18.10.2012
Tarih, 2012- 21675 Esas, 2012- 30215
Karar
“ Kira sözleşmesi, tapu siciline şerh edilse dahi şahsi hak niteliğinde olduğundan hak sahibinin tapuda ilgili sıfatıyla
dava açma hakkı
bulunmamaktadır.”
Yargıtay 12. H.D 02.07.2013
Tarih, 2013- 17789Esas, 2013- 24789
Karar
İhale tarihinden evvel satışı yapılan taşınırlar hakkında
kendi dosyasından satış
isteminde bulunmayan haciz alacaklısının “ satış isteyen alacaklı” sıfatı
bulunmadığından
ihalenin feshi davası açmasına yasal imkan yoktur. Aralarında
ekonomik bütünlük bulunmayan mahcuzların
birlikte satılması, eş söyleşi ile tekbir ihalede satılması kural olarak
mümkün değildir.”
Yargıtay 12. H.D 02.05.2013
Tarih, 2013- 10990Esas, 2013- 16704
Karar
“… Şikayetçi aynı taşınmaz üzerinde
kendi yaptığı
takipten dolayı haciz koyduran alacaklı olup
tapudaki ilgili sıfatı ile ihalenin feshi isteminde bulunmuştur. Ancak her ne kadar taşınmazların tapu
kaydında şikayetçi
lehine haciz şerhi
var ise de, ihale tarihinden önce İİK’nun 106- 110 maddeleri uyarınca
yasal sürede satış istenmediğinden haczin düştüğü anlaşılmıştır. Bu durumda şikayetçinin
ihale tarihinden önce taşınmazlar üzerinde
haczi bulunmadığından
ve tapu kaydında haciz şerhinin yazılı
bulunması kendisine hak bahşetmediğinden istemin İİK 134/2. Maddesi gereğince aktif husumet yokluğu nedeniyle reddi gerektiren başvurunun esasının incelenerek ihalenin feshine
karar verilmesi isabetsizdir.”
Yargıtay 12. H.D 20.06.2012
Tarih, 2012- 15090 Esas, 2012- 21609
Karar
*ŞİKAYET
SÜRESİ 7 GÜNDÜR. *
ŞİKAYET SÜRESİ İHALENİN / SATIŞIN YAPILDIĞI TARİHTEN BAŞLAR.
Şikayetçiye
satış ilanı tebliğ
edilmemiş ya da usulsüz tebliğ edilmişse,
satılan
malın
esaslı vasıflarında
hatanın veya
ihaleye fesat karıştırıldığının daha sonra öğrenilmesi halinde; öğrenme tarihinden başlar. Her halükarda bu süre 1 yıl ile
sınırlıdır. İhale
tarihinin üzerinden
1 yıl geçmesi
ile hiçbir şekilde ihalenin feshi istenemez.
“İhalenin feshine ilişkin şikayetin, ihale tarihinden itibaren 7 günlük süre
içinde yapılması gerekir.”
Yargıtay 12. H.D
16.12.2013 Tarih, 2013-33413Esas, 2013-40200 Karar
“Şikayetçi borçluya
satış ilanının
tebliğ
edilmemesi halinde, şikayetin
İİK’nın 134/7. Maddesinde öngörülen
bir yıllık süreden önce ve
öğrenme tarihinden itibaren 7 gün içinde
icra yapılması mümkündür.”
Yargıtay 12. H.D 17.12.2013
Tarih, 2013-33313 Esas, 2013-40455 Karar
*YARGILAMA
USULÜ *
§ İhalenin feshi istemi bir nevi şikayet olup, harca tabidir.
§ İhalenin feshi talepleri duruşmalı olarak incelenmelidir.
§ İhalenin feshi davalarında
HMK’nın işlemden kaldırmaya ilişkin hükümleri uygulanmaz.
HMK’nın 150/1 maddesi ihalenin feshi
isteminde uygulanmaz. (Yargıtay 12. H.D 19.11.2013 T. ,
2013-30454 E. 2013- 36587 K. )
§ Taraflar
ihalenin feshi nedeni olarak dayandıkları maddi vakıaları tanık dahil her türlü
delil ile ispatlayabilir. Mahkeme mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesi yapabilir. Tarafların bildirdiği her türlü delili toplar ve değerlendirerek gereken kararı
verir.
§ Hakim
kendisi de re’sen delil toplayabilir ve tanık dinleyebilir.
§ İhalenin feshi davasına müdahil
olarak katılmak mümkün
değildir.
§ İhalenin feshi davasında
feragat ve kabul mümkündür. Ancak, kabulün sonuç doğurabilmesi için tarafların tümü tarafından
yapılması elzemdir.
§ Yargılama
sonunda hükmedilecek vekalet ücreti maktudur.
§ Davanın
esasa ilişkin
nedenlerle reddi halinde şikayetçi
aleyhine ihale bedelinin %10 ‘u oranında para cezasına karar verilir. ( İcra takibi konut finansmanından
kaynaklanan alacak için yapılmışsa bu
oran ihale bedelinin %20’sidir. )
“İhalenin feshi davası aktif
husumet yokluğundan
reddedilip, işin
esasına girilmediğine göre, şikayetçinin
%10 para cezasına mahkum edilmesi isabetsizdir.” (Yargıtay
12. H.D 08.10.2013 T, 2013- 23880 E. , 2013- 31692 K.)
“İİK’nın 134/2. Maddesi uyarınca ihalenin feshi
talebinin reddine karar verilebilmesi halinde mahkeme davacıyı feshi istenilen
ihale bedelinin yüzde onu oranında para cezasına mahkum eder. Yasanın bu hükmü
emredici nitelikte olup, kamu düzenine ilişkin bulunduğundan mahkemece re’sen uygulanmalıdır. “(Yargıtay
12. H.D 25.06.2013 T, 2013- 17906 E. , 2013- 24024 K.)
“İhalenin feshi isteminin süre aşımından reddine karar verilmesi halinde para
cezasına hükmedilemez.”
(Yargıtay 12. H.D 26.04.2013 T, 2013- 9920 E. , 2013- 15804 K.)
“Para cezasının, her “davacı” için, ayrı ayrı
değil
ihale bedeli üzerinden “tek” hükmedilmesi
gerekir.” (Yargıtay 12. H.D 26.04.2013 T, 2013-6587 E.
, 2013- 15966 K.)
*İHALENİN FESHİ NEDENLERİ *
İhalenin
feshi davasının
ikame edileceği
durumları 4 başlık altında toplayabiliriz.
1) ARTIRMAYA HAZIRLIK AŞAMASINDAKİ HATALI İŞLEMLER
2) İHALE AŞAMASINDAKİ HATALI İŞLEMLER
3) İHALEYE
FESAT KARIŞTIRMA
HALİ
4) ALICININ TAŞINMAZIN ÖNEMLİ NİTELİKLERİ HAKKINDA HATAYA DÜŞMÜŞ OLDUĞU HALLER
__00__00__00__00__00__00__00__00__00__00__00__00__00__00
1)
ARTIRMAYA
HAZIRLIK AŞAMASINDAKİ HATALI İŞLEMLER
·
Satış ilanının hiç tebliğ
edilmemesi veya usulsüz tebliğ
edilmesi durumunda ( Dosyada vekil varken asile tebligat yapılması hali de
usule aykırıdır.)
·
Taşınmaz satışlarında
ilanlar ile satış
tarihi arasında 1 aylık süre bulunması
·
Satışa esas kıymet takdirinin üzerinden
2 yıldan
fazla süre geçmesi
·
Kıymet takdirine yönelik
itirazın incelenmeksizin reddine karar verilmesi
·
Süresinde satış istenmemesi nedeniyle haczin kalkmış ya da takibin düşmüş olması
“Satış isteme süresinin
geçmesi nedeniyle haczin kalkmış olmasına rağmen yapılan
ihalenin feshi gerekir.” (Yargıtay 12. H.D. 05.03.2014 Tarih, 2014-4299 Esas, 2014-6298
Karar)
“ Kıymet takdirine süresinde itiraz
etmeyenler kıymet takdirinin usulsüz olduğundan bahisle ihalenin feshini talep
edemezler.” (Yargıtay 12. H.D.
21.01.2014 Tarih, 2013-35355 Esas, 2014-1252 Karar)
“ Satışın kıymet takdirinin esas alındığı tarihten 2 sene sonra yapılmasının başlı başına ihalenin feshi sebebidir. 2 yıllık sürenin
başlangıcının
bilahare kesinleşmesi
kaydı ile kıymet
takdirinin yapıldığı tarihtir. Bu husus kamu düzenine
ilişkin
olup, mahkemece re’sen nazara alınmalıdır. “(Yargıtay 12. H.D. 10.12.2013 Tarih, 2013-32133 Esas, 2013-39331
Karar)
“Kıymet takdirine itiraz
edilmesine rağmen
satışın yapılmış olması
mahkemece satışın
durdurulmasına karar verilmediği sürece tek başına ihalenin feshi nedeni olmaz. Böyle
bir durumda kıymet takdirine itiraza ilişkin ileri sürülen
hususlar icra mahkemesince değerlendirilip, satışa konu taşınırın satışa esas alınan
muhammen bedelinin doğru
olup olmadığı
denetlenerek, bedelinin gerçek değerin altında
olup olmadığının
tespiti yoluna gidilmeli satışa esas alınan
muhammen değerin
gerçek değeri yansıttığının tespiti halinde ise ihalenin feshi istemi
reddedilmelidir.” (Yargıtay
12. H.D. 04.11.2013 T, 2013-29282 E, 2013-34591 K. )
“Satışa hazırlık işlemlerinden kaynaklanan nedenlerle ihalenin
feshi isteminde bulunulabilmesi için usulsüz olduğu ileri sürülen
hususun ihaleden önce şikayetçi
tarafından öğrenilmemiş olması, öğrenilmiş ise de İİK’nın 16/1 maddesinde öngörülen
yasal YEDİ (7)
günlük sürede icra mahkemesi nezdinde şikayet konusu yapılmış olması
gerekir.
Şikayetçiye
satışa hazırlık işlemi ile ilgili olarak herhangi bir tebligat
yapılmadığı gibi bu konuda yazılı bir
belgede bulunmuyor ise İİK’nın
134/2. Maddesi uyarınca ihale yapıldığı ana kadar gerçekleşen işlemlerdeki yolsuzlukları en geç ihale
günü öğrendiğinin kabulü
gerekeceğinden,
ihale tarihinden itibaren yedi günlük sürede ihalenin feshini isteyebilir.”
(Yargıtay 12. H.D
03.11.2014 T, 2014-23647 E, 2014-25908 K.)
“Kıymet
takdir raporu hiç tebliğ
edilmemiş olsa
bile, borçlu en geç anılan
rapora satış ilanının
tebliği ile
muttali olacağından
raporun hiç tebliğ edilmemiş olmasının
sonuca etkisi yoktur. “
( Yargıtay 12. H.D. 28.05.2013 T, 2013- 13300 E, 2013-19654 K,)
“İhalenin feshini isteyen borçlunun, diğer ilgililere satış ilanı tebliğ edilmediğinden bahisle ihalenin feshini isteme hakkı
yoktur.”
( Yargıtay 12. H.D. 03.11.2014 T, 2014-21158 E, 2014-25749 K,)
“ Mahkemece
resen satış ilanı tebliğinin usulsüz olduğu gözetilemez.”
( Yargıtay 12. H.D. 09.06.2014 T, 2014-14542 E, 2014-16562 K,)
“Satış ilanının bir
suretinin borçluya tebliği zorunlu olup, tebliğ işleminin yapılmamış ya da usulsüz yapılmış olması başlı başına ihalenin feshi nedenidir.”
( Yargıtay 12. H.D. 16.04.2013 T, 2013- 8615 E, 2013-14568 K,)
“Borçlu
satıştan
evvel ihaleden haberdar olduğundan tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürerek
ihalenin feshini isteyemez.”
( Yargıtay 12. H.D. 15.01.2013 T, 2012-32271 E, 2013-618K,)
“ Satış ilanının
vekil yerine asile tebliği
usulsüz olup, bu husus başlı başına ihalenin feshi sebebidir.” (
Yargıtay 12. H.D.
09.05.2013 T, 2013- 11476 E, 2013-17765 K,)
“Taşınır satışlarında borçluya
satış ilanı tebliği zorunlu olmadığından, bu husus ihalenin feshini gerektirmez
ise de borçlu kendisine satış ilanı tebliğ edilmediği iddiası ile
ihaleyi öğrendiği tarihten itibaren 7 günlük sürede
ihalenin feshi isteminde bulunabilir.”
( Yargıtay 12. H.D. 01.07.2013 T, 2013- 18689 E, 2013-24453 K,)
2)
İHALENİN YAPILMASI SIRASINDAKİ HATALI İŞLEMLER
ü
İhalenin ilanda belirtilen gün ve
saate ve yasal prosedüre uyulmadan yapılması
ü
İhalenin ilanda belirtilen yerde yapılmaması
“ Satışın ilan edilen yer ve saatte yapılması
zorunlu olup, satışın
ilanda gösterilen yer dışında yapılmasının satışa ilgiyi azaltacağı ve bu durumun ihaleye katılımı
olumsuz etkileyeceği tartışmasızdır. “
( Yargıtay 12. H.D. 04.11.2013 T, 2013- 29192 E, 2013-34466 K,)
ü
Satış bedelinin muhammen bedelin %50’si ile
paraya çevirme ve paylaştırma masraflarını karşılamaması ve
var ise rüçhanlı alacağın üzerinde olmaması
ü
İhalede tellal bulunmaması
hallerinde mahkemece re’sen ihalenin feshine karar verilir.
“ İhalenin yapılmasında
tellalın bulundurulması şekil koşullarından
olup, buna uyulmaması geçersizlik sonucunu doğurur.
Birden fazla taşınmazın aynı
ilanla satışa çıkarılması
halinde, toplam paraya çevirme giderinden satışı yapılan
her taşınmaza
isabet eden miktar oranlama suretiyle tespit edilerek, ayrıca müstakil
harcamalar var ise bedele eklenerek oluşacak sonuca göre İİK’nın 129. Maddesindeki koşullara uygun şekilde satışın gerçekleştirilip gerçekleştirilmediğinin belirlenmesi gerekir.”
( Yargıtay 12. H.D. 18.06.2013 T, 2013- 15683 E, 2013-22854 K,)
“Satış bedelinin tüm icra
masraflarını değil, paraya çevirme ve paylaştırma giderlerini geçmesi
gerektiğinin hüküm altına alındığı görülmekle, satış talebinden ihale tarihine kadarki paraya çevirme
ve paylaştırma
giderlerinin hesaplamada dikkate alınması
gerekmektedir.
Rüçhanlı alacak sözcüğü, taşınmazla temin edilen ipotekli alacakları ifade
eder.
Motorlu taşıtlar vergisi alacağı, rüçhanlı
alacak olmayıp derece kararının düzenlenmesinde
dikkate alınacak bir husustur. Tellaliye harcı, satış talebi ile ihale tarihi arasındaki
paraya çevirme ve paylaştırma giderlerinden olmadığından buna yönelik
gider de hesaplamada dikkate alınmaz.
İhalenin yapılmasında
tellalın bulundurulması şekil koşullarından
olup, buna uyulmaması geçersizlik sonucunu doğurur. “
( Yargıtay 12. H.D. 22.10.2013 T, 2013- 24969 E, 2013-32909 K,)
ü
İhalenin ilanda gösterilen
saatlere uyulmadan yapılması,
“ İhale tutanağında ihale bitiş saatinin bulunmadığının, şikayetçi
tarafından ileri sürülmediği ve ihalenin saatinden önce bitirildiği de iddia ve ispat edilmediğine göre mahkemece
resen ihalenin feshine karar verilmesi doğru değildir.”
( Yargıtay HGK 13.11.2013
T, 2012-162 E, 2013-1572 K,)
“İhaleye başlarken elektronik ortamda verilmiş bir teklif olup olmadığının ihale tutanağının başında yazılmamış olması ve
ayrıca satış ilanının
elektronik ortamda yapılmaması
yasaya aykırıdır.”
( Yargıtay 12. H.D. 21.04.2014 T, 2014-9520 E, 2014-11615 K,)
“İhale konusu malın KDV
oranının satış ilanında
olması gerekenden fazla gösterilmesi
ihaleye katılımı olumsuz yönde
etkileyeceğinden
bu durum başlı başına ihalenin feshi nedenidir.”
( Yargıtay 12. H.D. 10.02.2014
T, 2014-805 E, 2014-3078 K,)
“Şikayetçinin
ihaleye teminatsız katılması mümkün iken, icra müdürlüğünün İİK’nın 100. Maddesi kapsamında
bilgileri toplama yükümlülüğüne uymaması
nedeniyle şikayetçinin
kanundan kaynaklanan ihaleye teminatsız girme hakkının
engellenmesi ihaleyi usulsüz hale getirir.”
( Yargıtay 12. H.D. 29.01.2014
T, 2014-350 E, 2014-2334 K,)
“ Vekilin
ihaleye katılabilmesi için vekaletname ibraz etme şartı yoktur. Şikayetçinin
ihaleye katılabilmek için
teminat yatırdığı göz önüne alındığında ihaleye kabulü
gerekirken sırf vekaletname sunmadığı için ihaleye dahil edilememesi açık bir
fesattır.”
( Yargıtay 12. H.D. 24.12.2012 T, 2012-22662 E, 2012-39629 K,)
“ Birinci
artırmadan makul bir süre önce borçlu vekiline satış ilanı tebliğ edilmediğinden ihale işlemleri usulünce
gerçekleşmiş sayılamayacağından ve geçersiz
olacağından,
birbirinin devamı ve tamamlayıcısı
durumundaki iki artırmadan ilkinin geçersizliği ikincisinin yapılma
olanağını da
ortadan kaldırdığından yapılan
ihale geçersizdir.”
( Yargıtay 12. H.D. 06.12.2012
T, 2012-20169 E, 2012-36614 K,)
3)
İHALEYE
FESAT KARIŞTIRILMIŞ OLMASI
İhaleye
katılımın
engellenmesi, malın gerçek değerine
satılmasını,
ihalenin sağlıklı ve
normal şartlarda yapılmasını
engelleyici dürüstlük
kuralları ile
bağdaşmayan
her türlü
davranışlarda bulunulması fesat oluşturur.
Fesat ancak şikayetçi tarafından ileri sürülmesi
halinde ihalenin fesih nedeni yapılabileceğinden
mahkemece resen nazara alınamaz.
“İhalenin amacına ulaşmasını, malın gerçek değerinde satılmasını,
ihalenin sağlıklı ve
normal şartlarda
yapılmasını
engelleyici, dürüstlük kuralları ile
bağdaşmayan davranışlarda bulunulması ve
ihaleye katılıma engel olunması
ihaleye fesat niteliğindedir.”
( Yargıtay 12. H.D. 02.12.2014
T, 2014-30451 E, 2014-29082 K,)
“ Hakaret
ve tehdit suçlarından kamu davası açıldığı anlaşılmış olup bu olay, başlı başına ihaleye katılmak
isteyen 3. Kişilerin
ihaleye katılımına engel olabilecek açık bir
fesattır.”
( Yargıtay 12. H.D. 10.12.2013 T, 2013- 32706 E, 2013-39556 K,)
“Taraflar
fesat nedeni olarak ileri sürdükleri maddi vakıaları tanık dahil her türlü
kanıtla ispat edebilir.”
( Yargıtay 12. H.D. 24.10.2013 T, 2013- 22759 E, 2013-33330 K,)
“ Hiç
kimse kendi fesadına dayalı olarak hak elde edemeyeceğinden şikayetçiler
ile ortak hareket eden kişinin eylemine dayalı
olarak ihalenin feshine karar verilemez.”
( Yargıtay 12. H.D. 08.07.2013 T, 2013- 19134 E, 2013-25607 K,)
4)
ALICININ
TAŞINMAZIN
ÖNEMLİ NİTELİKLERİ HAKKINDA HATAYA DÜŞÜRÜLMÜŞ OLMASI
Satılan malın ilanda ve şartnamede gösterilen özellikleri
taşımaması ve bu şekilde
alıcının yanıltılması alıcı tarafından
ihalenin feshi nedeni olarak ileri sürülebilir.
“Taşınmazın gerçek yüzölçümünün ilan
edilen yüzölçümünden az olması ihale
alıcısının taşınmazın
esaslı vasıflarında
hataya düşürülmesi
niteliğindedir.
( Yargıtay 12. H.D.
20.10.2014 T, 2014-20343 E, 2014-24223 K,)
“İhale edilen aracın
plakasının motor ve şasi numarası ile
uyumlu olmadığı
iddiası alıcının, malın
esaslı vasıflarında
hataya düşürülmesi
niteliğindedir.” (
Yargıtay 12. H.D.
09.09.2014 T, 2014-17828 E, 2014-20746 K,)
ü İcra Mahkemesince ihalenin feshine karar
verilebilmesi için, şikayetçinin ileri sürdüğü usulsüzlük nedeniyle menfaatinin
zarar gördüğünü ispatlaması zaruridir.
ü Emsal yargı içtihatlarına göre ihale
bedelinin satışa konu malın muhammen bedelini karşılaması durumunda, zarar
unsurunun gerçekleşmediğinin kabulü gerekir.
ü Bu durumda dava şartı yokluğu nedeniyle
ihalenin feshi istemi reddedilmelidir.
ü Bu halde de para cezasına hükmedilmeyecektir.
“ Satış bedelinin, muhammen bedelin üzerinde
olması halinde, ihalede zarar unsurunun oluşmadığının kabulü gerekir.”
( Yargıtay 12. H.D. 13.11.2014T. 2014-27089
E, 2014-27227 K.)
“Satış bedelinin muhammen bedelin yüzde
yüzünün üstünde olması halinde zarar unsurunun oluşmadığının kabulü gerekir.”
( Yargıtay 12. H.D. 18.03.2013 T. 2013-794 E,
2013-9817 K.)
İİK ‘NIN 135. MADDESİNE DAYALI ŞİKAYETLER
İhalenin kesinleşmesi ve taşınmazın alıcı
adına tapuya tescil edilmesi üzerine alıcının talebi üzerine taşınmazda
bulunanların, taşınmazı tahliye ve teslim etmeleri için kendilerine bir tahliye
emri gönderilir.
Satış talimat icra dairesince yapılsa bile
tahliye emri asıl icra dairesince gönderilir.
Üçüncü kişi gönderilen tahliye emrinin
tebliği üzerine tebliğ tarihinden itibaren 7 günlük sürede icra mahkemesine
şikayette bulunabilir.
*TAŞINMAZI İŞGAL EDEN ÜÇÜNCÜ KİŞİ
Resmi bir belge ile; hacizden veya ipotekten
evvel yapıldığını ispatladığı bir sözleşmeye dayanarak taşınmazda bulunduğunu
ispatlarsa
İcra mahkemesince şikayet kabul edilir ve
tahliye emri iptal edilir. Aksi halde şikayet reddedilir.
Borçlu ve borçluya tebaan taşınmazda
bulunanlar 3. Kişi sayılmayacağından tahliyeleri gerekir.
“Üçüncü kişi taşınmazda hacizden önceki
tarihli bir sözleşmeye dayalı olarak bulunduğunu resmi nitelikte bir belge ile
ispat etmelidir.
Burada ispat külfeti üçüncü kişiye aittir.
Sözleşmenin hacizden önceki bir tarihte tapuya şerh verilmiş olması veya
hacizden önceki bir tarihte noterlikçe düzenlenmiş ya da onaylanmış olması
hallerinde tahliye emrinin iptali gerekir.”
( Yargıtay HGK 16.03.2012, 2012/12-38, 2012-
163 )
Yorumlar
Yorum Gönder