Ana içeriğe atla

ANLAŞMALI BOŞANMA DAVASI/YEREL MAHKEME KARARININ SUNULMASI

                                                                                                   TÜRK MİLLETİ ADINA

       T.C.
 ANKARA
 11. AİLE MAHKEMESİ
  GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2016/286 Esas
KARAR NO : 2016/357


DAVACI                : P.................. - Subayevleri  Ankara  ANKARA
VEKİLİ                 : Av. Mükerrem Sedef KILIÇ -
                                 Tunus Caddesi No:87/10  Kavaklıdere 06680 Çankaya/ ANKARA

DAVALI                 : E.................- Çankaya Merkez/ ANKARA

DAVA : Boşanma
DAVA TARİHİ : 17/02/2016
KARAR TARİHİ : 04/03/2016
KARAR YAZILMA TARİHİ : 04/03/2016


Davacı tarafından davalı aleyhine açılan davanın esas defterine kaydını müteakip yapılan açık yargılama sonunda;
            GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı 17.02.2016 tarihli dilekçesinde, davalı ile boşanma konusunda anlaştıklarını beyan ile boşanmalarına karar verilmesini istemiştir.
TMK.nun 166/3 maddesi gereğince anlaşmaya dayalı olarak boşanmaya karar verilebilmesi için evliliğin en az bir yıl sürmüş olması ve her iki tarafında boşanma ve fer’ilerine ilişkin olarak anlaştıklarını mahkeme önünde ifade etmeleri ve tarafların iradelerini serbestçe açıkladıklarına ve taraflar arasındaki anlaşmanın yasaya uygun ve samimi olduğuna mahkemece kanaat getirilmesi gerekmektedir.
Yapılan duruşma sırasında taraflar birlikte söz alarak, 2014 yılında  evlendiklerini, şimdi ise geçinemediklerini, özgür iradeleri ile hiçbir zorlama altında kalmaksızın ve iradeleri dışında kalan bir saike dayanmaksızın boşanmak istediklerini, müşterek çocuklarının bulunmadığını, birbirlerinden kendileri için karşılıklı  maddi, manevi tazminat ve nafaka  istemediklerini, eşyalarını ayırdıklarını, birbirlerinde hak ve alacaklarının kalmadığını, müşterek mülklerinin bulunmadığını, mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan ve ziynet alacakları da dahil olmak üzere boşanmadan sonra birbirlerinden her ne suretle olursa olsun maddi bir talepte bulunmayacaklarını, yargılama gideri istemediklerini  beyan etmişler, boşanmaya karar verilmesini istemişler, mahkemece de bu beyanlarının serbest iradelerini yansıttığı kanaatine varılıp, evlilik birliğinin tarafların ortak hayatı sürdürmelerine olanak vermeyecek biçimde temelinden sarsıldığının kabulü ile boşanmalarına karar vermek gerekmiştir.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;

Davanın kabulü ile tarafların BOŞANMALARINA,
Mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan ve ziynet alacakları da dahil olmak üzere boşanmadan sonra tarafların birbirlerinden her ne suretle olursa olsun maddi bir talepte bulunmayacaklarına ilişkin anlaşmanın onaylanmasına,
Peşin alınan harcın mahsubuyla yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
Davacı tarafından yapılan masrafların üzerinde bırakılmasına, 
Davacı tarafından yatırılan gider avansından yargılama sırasında yapılan masraflar ile karar tebliğ giderlerinden geriye kalan avansın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine, 

Dair, tarafların yüzüne karşı HUMK.nun 432 maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde temyiz için Yargıtay'a başvurma yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.  04/03/2016

Katip .................



Hakim ................

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İşçi Alacaklarının İcrası- Net/Brüt Ayrımı

                  İş davaları neticesinde hükmedilen işçilik alacakları brüt yahut net olarak hesap edilmektedir.  Bu hususta hukuken bir sınırlandırma söz konusu olmayıp, davacının talebi ile mahkeme net ya da brüt olarak alacağa hükmeder.  Ancak, mahkemenin vermiş olduğu kararın icrasında bir sınırlama getirilmiştir. İşçi alacaklarına ilişkin hüküm (net - brüt) hangi şekilde verilmiş olursa olsun net üzerinden icraya konulmaktadır. Mahkeme hükmü terditli olarak tesis edilmediğinden alacağın brütten nete çevrilerek icra takibine girişilmesi önem taşır.  Aksi halde borçlu vekilince icra mahkemesine açılan şikayet davasında takibin iptali/düzeltilmesi söz konusu olacaktır. Bu dava tahsili geciktirdiği gibi; yargılama gideri ve vekalet ücreti gibi ekstra giderlerin yapılmasına neden olacaktır.                         T.C.     ...

Avukatın müvekkili hakkında icra takibi yapması usulü

Avukatın müvekkilinden tahsil edemediği vekalet ücretini icra yoluyla tahsil etmesinden evvel, bu hususta Baro'ya bildirim yapılması zaruridir.  Aksi halde disiplin suçu işlenmiş kabul edilmekle, avukat  hakkında disiplin cezasına hükmolunur.  TBB DİSİPLİN KURULU KARARI Tarih – Esas No – Karar No Konu T. 24.04.2016 E. 2016/146 K. 2016/318 Türkiye Barolar Birliği Meslek Kurallarının 47. maddesi hükmünün Baro’ya bildirim zorunluluğu kısmı açık olduğundan, bir avukat ücret alacağı konusunda dava açma yolunu tercih edebileceği gibi, elindeki ücret sözleşmesi ile ilamsız takip yapma yolunu da tercih edebileceğinden, icra takibine başlamadan önce de bu kural gereği bildirim yapılması gerektiği kanaatine ulaşılmıştır. (Yas 34,134. TBB Mes. Kur 47) İtirazın süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: Şikâyetli avukat hakkında … Barosu Yönetim Kurulu’nun 29.04.2015 günlü ve 68 sayılı ka...

SİTE VE APARTMAN KURUL TOPLANTISI HAKKINDA SIKÇA SORULAN SORULAR

                      Ofisimiz Kat Malikleri Kurulu toplantısına müvekkilleri adına katılmakla birlikte, alınan kararlara itiraz edilmesi ve iptal davaları açılması konusunda tecrübeye sahiptir.  www.metishukuk.com.tr sitesinden konusunda uzman avukatlarımızla iletişime geçebilirsiniz.                    SİTE VE APARTMAN KURULU TOPLANTISI                                        ( KAT MALİKLERİ KURUL TOPLANTISI)                          Kat Malikleri Kurulu kavramının neyi ifade ettiğini açıklamak gerekirse; Kat Mülkiyeti Kanunu’nun 27.maddesinde düzenlenen ve anagayrimenkulün genel kurul organı olarak da ifade edilen kat malikleri kurulu, tüm kat maliklerinin yer aldığı ve ana taşınmazı...